Şiirlerim

İnsanız Biz

Güzelliğe yoktu tahammülümüz,
Tarumar etmesek kahrediyoruz.
Herşeyin eceli mutlak ölümüz,
Doğaya saldırıp katlediyoruz.

Değil mi ki insan için kainat,
Dünya ne ki sür üstünde saltanat,
Acımasızlıkta sürdürüp inat,
Perişan ederek devrediyoruz.

Her şeyi alalım kalmasın biraz,
Aç gözlülük kabul etmez itiraz,
Neyin intikamı neden bu garaz,
Demiyor nefretle cevrediyoruz.

Ağaçla bitmeyen hesabımız var,
Hele de ormansa gazabımız var,
Yeşile bozulan asabımız var,
Kesip yıkıp yakıp kül ediyoruz.

Silüetler bozmak marifetimiz,
Çıkarlarımızdır mazeretimiz,
Korkulacak biziz, korku dağı biz,
Heybetli dağları düz ediyoruz.

Irmağı dereyi yolundan ettik,
Kimini sel ettik kimi tükettik,
Gölleri kuruttuk, buzul erittik,
Zorla sonumuza gel ediyoruz.

Sanki dediler ki gitte boz onu,
Yap dünya demeden bir moloz onu,
Altta arzı deldik üstte ozonu,
Doğal dengeyi alt üst ediyoruz.

El attık altına girdiği taşa,
Börtüyü böceği kattık savaşa,
Biz varız kafestir gökyüzü kuşa,
Dünyayı herkese dar ediyoruz.

Kiminin türünü tümden tükettik,
Balığa ummanı mezarı ettik,
Denizin deryanın dibine yettik,
Daha da delmeye azmediyoruz.

Sincap vizon rakun kürk olup sardı,
Timsah yılan fok bir çanta kadardı,
Gergedan da boynuz fil de diş vardı,
Saldırıp almazsak dert ediyoruz.

Yaşam alanıymış, alan neyine,
Neyine yetmiyor kalan neyine,
Sevinsin bugünde ölmediğine,
Hala hayattaysa lütfediyoruz.

Tabiata zulüm toprağa zehir,
Suya bela olduk canlıya kahır,
Mevzu tüketmekse mahiriz mahir,
Azgın egomuzu mest ediyoruz.

Bozduk yuvasını inini hani,
Avladık keyf için hiç yoktan yani,
Ne evcil bıraktık nede yabani,
Cümle mahlukatı del’ediyoruz.

Önce ilkbahar yaz sonbahar kıştı,
Bugüne baharsız mevsim kalmıştı,
Onuda başardık iklim karıştı,
Bahar çaldık sandık kâr ediyoruz.

Kaçıp kurtulan mı var elimizden,
Hayvanat nebatat ne çekti bizden,
En vahşisi bizdik ezelimizden,
Sınırlarımız ne test ediyoruz.

Kendinden olanı rengine böldü,
Renkler birbirine düşman görüldü,
Sırf bu yüzden bile milyonlar öldü,
Asırlardır cana kastediyoruz.

İhtiras yüzünden süren uğraşı,
Oldu ölüm, zulüm, kanla gözyaşı,
Bitmedi kendiyle olan savaşı,
Bu yolda çok gayret sarfediyoruz.

Haklı güçsüz, haksız güçlü elinde,
Ezilmek içindi en temelinde,
Adalet olmayınca ezelinde,
Bildigimiz gibi hallediyoruz.

Nimet boldu fazla fazla yeterdi,
Gözü doymaz her beladan beterdi,
Dirensede mazlum ne varsa verdi,
Harisce zayıftan gaspediyoruz.

Nerde çıkar varsa izleyip gördük,
Ele geçirmenin izini sürdük,
Kıtalar aşarak gidip sömürdük,
Sorsalar güçlüyüz hakediyoruz.

Biri diğerine dedi öteki,
Öteki de memnun dedi ki peki,
Alttakini boş ver dedi üstteki,
Üzerinden geçip yol ediyoruz.

Çocuklar şiddeti tanıdı bildi,
Kadınlara türlü eza edildi,
Hangi canlı türü bunca rezildi,
Zulme en yakını dahl’ediyoruz.

Korumayı bilmez insan dimağı,
Kirlettik havayı suyu toprağı,
Nereye vardıysak ora çöp dağı,
Olmazsa bir eksik farz ediyoruz.

Verdiğimiz onca ziyanımıza,
Dur diyelim kalmaz kâr yanımıza,
Yoksa her şey gibi payanımıza,
Bilinsin kıyamet resmediyoruz.

Dünyaya ne için geldik unuttuk,
Doğruyu yok sayıp yanlışı tuttuk,
ihtirasla hiçe ömür kuruttuk,
Bilmem hangi yüzle terk ediyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir